KISA ÜRÜN BİLGİSİ - TRENTİLİN AMPUL 100 MG
1. beşeri̇ tibbi̇ ürünün adi
TRENTİLİN Ampul 100 mg
2. KALIT ATIF VE KANTİTATİF BİLEŞİM
Her ampulde 100.00 mg Pentoksifılin bulunur.
Sodyum monohidrojen fosfat (6.90 mg)
Potasyum dihidrojen fosfat (1.50 mg)
Sodyum Klorür (35.00 mg)
Enjeksiyonluk su k.m. (5.0 mİ)
Yardımcı maddeler için 6.1 ’e bakınız.
3. farmasöti̇k form
Enjeksiyonluk çözelti içeren ampul.
Renksiz sulu çözelti.
4. kli̇ni̇k özelli̇kler
4.1 terapötik endikasy onlar
Periferik arterlerin tıkayıcı hastalıkları ve arteriyosklerotik veya diyabetik nedenlerden meydana gelen arteriovenöz dolaşım bozuklukları (kesik topallama, istirahat ağrısı gibi) Trofık bozukluklar (bacak ülseri ve gangrene gibi). Serebral dolaşım bozuklukları. Göze ait, dejeneratif vasküler süreç ile seyreden dolaşım bozuklukları.
4.2 pozoloji ve uygulama şekliprensip olarak, dozaj dolaşım bozukluğunun tipine ve ağırlığına ve hastanın ilacı tolere etme miktarına bağlıdır. dozaj genellikle aşağıdaki şekildedir:
100 mg pentoksifılinin enfüzyon süresi, en az 60 dakika olmalıdır. Bu süre 300 mg için en az 180 dakikadır.
Periferik arterin tıkayıcı hastalığı (PAOD) Evre II (intermitan klaudikasyon) ve gözdeki dolaşım bozuklukları; başlangıç tedavisi ya da oral tedaviye destek olarak: Günde bir ya da iki kez 100–600 mg pentoksifılin infüzyonu uygulanması önerilmektedir.
Pentoksifılin infüzyonunun uygun bir infüzyon solüsyonu içinde uygulanması önerilmektedir; birlikte bulunan hastalığa (örn. konjestif kalp yetersizliği) bağlı olarak, infüzyon hacminin düşük tutulması gerekebilir. Özellikle bu gibi durumlarda, kontrollü hacimli bir infüzyon pompası yararlı olabilir.
Düşük doz infüzyon tedavisi oral tedavi ile kombinasyon halinde uygulandığında, önerilen toplam günlük doz 1200 mg pentoksifılinden (intravenöz artı oral) oluşur.
İdame tedavisi için, tedaviye tek başına oral pentoksifılin ile devam edilebilir.
Periferik arterin tıkayıcı hastalığı (PAOD) Evre III ve IV: Toplam 1200 mg günlük pentoksifilin dozunun, uygun bir taşıyıcı solüsyon içinde 24 saatlik bir süre içinde devamlı infüzyon şeklinde ya da her biri en az altı saatlik sürelerle günde iki kez verilen 600 mg infüzyon şeklinde uygulanması önerilmektedir.
TRENTİLİN uygun sıvı ile dilüe edildikten sonra intravenöz enfüzyon olarak verilmelidir.
Enfüzyon çözeltisi olarak serum fizyolojik, Ringer çözeltisi kullanılabilir. Kullanılacak solüsyonla uyumluluk her olguda uygulamadan önce test edilmelidir (bkz. bölüm 4.4). Sadece berrak solüsyonlar enfîize edilmelidir.
Eşlik eden hastalığa (konjestif kalp yetmezliği gibi) bağlı olarak, enfüzyon miktarını düşük tutmak gerekebilir. Özellikle bu gibi durumlarda, miktar kontrollü enfüzyon pompası kullanmak yararlı olabilir.
Böbrek fonksiyon bozukluğu olan hastalarda (kreatinin klerensi <30 ml/dak.) dozu yaklaşık olarak %30 – 50 oranında azaltmak gerekebilir. Doz azaltımı, hastanın ilacı tolere etmesine bağlı olarak değişir.
Ağır karaciğer fonksiyon bozukluğu olan hastalarda, kişisel toleransa bağlı olarak doz azaltımı gereklidir.
TRENTİLİN'in çocuklarda kullanımına ait deneyim yoktur.
Yaşlı hastaların doz ayarlamasında dikkatli olunmalıdır. Genellikle tedaviye düşük doz ile başlanıp; karaciğer, böbrek ve kardiyak fonksiyonların azalmasındaki sıklığın büyüklüğüne ve beraberindeki başka bir hastalığın veya kullanılan ilaçların varlığına göre ayarlanmalıdır. Aktif metabolit büyük çoğunlukta böbrek yolu ile atılır ve böbrek fonksiyon yetersizliği olan hastalarda ilaca olan toksik reaksiyon riski artabilir. Yaşlı hastaların böbrek fonksiyonlarında azalma olabileceğinden, dikkatli şekilde doz ayarlaması yapılmalıdır, ayrıca renal fonksiyonların takibi faydalı olabilir.
Tansiyonu düşük veya dolaşım sistemleri labil olan hastalarda, kan basıncını düşüren özel riskler taşıyan hastalarda (örn. ağır koroner kalp hastalığı olan hastalar veya beyine kan sağlayan damarlarda tıkanıklık olan kişiler gibi) tedaviye düşük doz ile başlanmalı, daha sonra doz yavaş yavaş artırılmalıdır.
4.3 kontrendikasyonlar
TRENTÎLÎN aşağıdaki hastalarda ve durumlarda kullanılmamalıdır:
– Pentoksifilin’e, diğer metilksantinlere veya yardımcı maddelerden herhangi birine aşırı duyarlılığı olanlar
– Serebral hemoraji
– Yaygın retinal hemoraji
– Akut miyokard enfarktüsü
– Şiddetli kardiyak aritmi
– Kanama diatezi
– Gastrik ve/veya intestinal ülser
4.4 özel kullanım uyarıları ve önlemleri
Anafilaktik/anafilaktoid reaksiyonların ilk semptomları görüldüğünde, TRENTÎLÎN hemen kesilmeli ve doktora haber verilmelidir.
Aşağıdaki hastalarda dikkatli takip gerekir;
– Düşük tansiyonu olanlar,
– Şiddetli koroner arter hastalığı olanlar,
– Böbrek fonksiyon bozukluğu olanlar (kreatinin klerensi <30 ml/dk)
– Ağır karaciğer fonksiyon bozukluğu olanlar,
– Koagülasyon hastalıkları ve antikoagülan tedaviye bağlı olarak kanama eğilimi artmış olanlar (kanama ile ilgili olarak, bkz. bölüm 4.3),
– Pentoksifilin ve vitamin K antagonistleri veya düşük moleküler ağırlıklı heparinin birlikte kullanıldığı hastalar
– Pentoksifilin ve antidiyabetik ajanların birlikte kullanıldığı hastalar
– Kan basıncında düşme riski olanlar (örn. ağır koroner kalp hastalığı veya beyne kan sağlayan damarlarda tıkanıklık olan hastalar),
– Sistemik lupus eritematozus ya da karışık bağ dokusu hastalığı olanlar
– Pentoksifilin ile tedavi sırasında aplastik anemi riski nedeniyle kan tablosu düzenli olarak izlenmelidir.
-TRENTÎLÎN, bir ampulde 1 mmol (39 mg)’dan daha az (0,01 mmol) potasyum ihtiva eder; yani esasında “potasyum içermez”.
-TRENTÎLÎN, bir ampulde 1 mmol (23 mgj’den daha az (0,72 mmol) sodyum ihtiva eder; yani esasında “sodyum içermez”.
TRENTÎLİN'in çocuklarda kullanımına ait deneyim yoktur.
4.5 diğer tıbbi ürünler ile etkileşimler ve diğer etkileşim şekilleri
Önlem alınması gereken durumlar:
İnsülin veya oral antidiyabetiklerin kan şekerini düşürücü etkisini arttırabilir. Bundan dolayı diabetes mellitus tedavisi gören kişiler dikkatlice izlenmelidir.
Pentoksifilin ve vitamin K antagonistleri veya düşük molekül ağırlıklı heparin ile birlikte tedavi edilen hastalarda pazarlama sonrası artmış antikoagülan aktivite vakaları rapor edilmiştir. Bu hastalarda, pentoksifilin uygulanmaya başlandığında veya dozunun değişikliğinde, antikoagülan aktivitenin izlenmesi tavsiye edilir.
Dikkat edilmesi gereken durumlar:
Antihipertansif ajanların kan basıncını düşürücü etkileri ve kan basıncını düşürme potansiyeli taşıyan ilaçların etkisi, TRENTÎLÎN tedavisi sırasında, artabilir.
Bazı hastalarda, pentoksifılin ve teofılinin beraber kullanımı teofılin düzeyini artırabilir. Bunun sonucu olarak, teofıline bağlı advers etkiler artabilir ve ağırlaşabilir.
Simetidin, siprofloksazin, sistemik ketorolak ile birlikte kullanım pentoksifılin düzeyini/etkisini artırabilir.
4.6 gebelik ve laktasyongebelik kategorisi: c
Veri bulunmamaktadır.
Pentoksifılin’in gebe kadınlarda kullanıma ilişkin yeterli veri mevcut değildir.
Hayvanlar üzerinde yapılan araştırmalar üreme toksisitesinin bulunduğunu göstermiştir. İnsanlara yönelik potansiyel risk bilinmemektedir.
TRENTİLİN gerekli olmadıkça gebelik döneminde kullanılmamalıdır.
Pentoksifılin az miktarda anne sütüne geçer. Bu konuda yeterli deneyim olmadığından, muhtemel risk ve yararları dikkatlice saptanmadan TRENTİLİN süt veren kadınlara verilmemelidir.
Çok yüksek dozların uygulandığı sıçanlarda, intrauterin ölüm sayısında bir artış olduğu gözlenmiştir. Bununla birlikte, fare, sıçan, tavşan ve köpeklerdeki üreme araştırmalarında teratojenite, embriyotoksisite ya da fertilite veya perinatal gelişim bozukluğuna ilişkin herhangi bir bulgu saptanmamıştır.
4.7 araç ve makine kullanımı üzerindeki etkiler
TRENTİLİN’in araç ve makine kullanma becerileri üstünde bilinen bir yan etkisi yoktur.
Ancak baş dönmesi olursa araç ve makine kullanılmamalıdır.
4.8 i̇stenmeyen etkiler
Çok yaygın (>1/10); yaygın (>1/100 ila <1/10); yaygın olmayan (>1/1,000 ila <1/100); seyrek (>1/10,000 ila <1/1,000); çok seyrek (<1/10,000), bilinmiyor (eldeki verilerden hareketle tahmin edilemiyor).
Aşağıdaki advers reaksiyonlar klinik çalışmalarda veya pazarlama sonrası rapor edilmiştir.
Çok seyrek: Trombositopenik purpura ile trombositopeni, fatal olabilen aplastik anemi (pansitopeni).
Yaygın olmayan: Deri hipersensitivite reaksiyonları
Çok seyrek: Pentoksifılin uygulamasından sonra dakikalar içinde gelişen anjiyoödem, bronkospazm ve anafilaktik şok gibi, ağır anafılaktik/anafılaktoid reaksiyonlar
Yaygın olmayan: Ajitasyon, uyku bozuklukları
Yaygın olmayan: Baş dönmesi, tremor, baş ağrısı
Çok seyrek: Parestezi, konvülziyonlar, intrakranial kanama, aseptik menenjit semptomları (SLE, karışık bağ dokusu hastalığı gibi otoimmün hastalıkları olan hastalarda)
Yaygın olmayan: Görme bulanıklığı, konjunktivit
Çok seyrek: Retinal hemoraji, retina dekolmanı
Yaygın olmayan: Kardiyak aritmi (taşikardi)
Seyrek: Angina pektoris, dispne
Yaygın: Yüz ve boyun kızarmasıyla birlikte olan sıcak basması
Seyrek: Hemoraji
Yaygın: Bulantı, kusma, yellenme, midede baskı, diyare gibi gastrointestinal şikayetler Seyrek: Gastrik ve intestinal kanama
Çok seyrek: İntrahepatik kolestaz, karaciğer enzimlerinde artış
Yaygın olmayan: Kaşıntı, eritem, ürtiker
Seyrek: Mukokutanöz kanama
Çok seyrek: Epidermal nekroliz, Stevens-Johnson sendromu, terleme
Seyrek: Ürogenital kanama
Yaygın olmayan: Ateş
Seyrek: Periferik ödem
Seyrek: Kan basıncında düşüş
Çok seyrek: Transaminaz seviyesinde artış, kan basıncında yükselme
Şüpheli advers reaksiyonların raporlanması
Ruhsatlandırma sonrası şüpheli ilaç advers reaksiyonlarının raporlanması büyük önem taşımaktadır. Raporlama yapılması, ilacın yarar/risk dengesinin sürekli olarak izlenmesine olanak sağlar. Sağlık mesleği mensuplarının herhangi bir şüpheli advers reaksiyonu Türkiye Farmakovijilans Merkezi (TÜFAM)’ne bildirmeleri gerekmektedir ( ; e-posta: ; tel: O 800 314 00 08; faks: 0 312 218 35 99).
4.9 doz aşımı ve tedavisi
Belirtiler:
Akut pentoksifilin doz aşımının ilk semptomları bulantı, baş dönmesi, taşikardi ya da kan basıncında düşme olabilir. Bunun yanı sıra, ateş, ajitasyon, flush, bilinç kaybı, reflex kaybı, tonik-klonik konvülziyonlar ve – gastrointestinal kanamanın bir belirtisi olarak -kahve telvesi kıvamında kusma gibi belirtiler olabilir.
Tedavi:
Spesifik bir antidot bilinmemektedir. Eğer doz aşımı henüz meydana gelmişse, toksinin primer eliminasyonu (örn. gastrik lavaj) ya da absorbsiyonunun geciktirilmesi (örn. aktif kömür) yoluyla daha fazla sistemik absorbsiyonu önlemek üzere girişimlerde bulunulabilir.
5. farmakoloji̇k özelli̇kler
5.1 farmakodinamik özellikler
Farmakoterapötik grup: Pürin türevleri
ATC kodu: C04AD03
Pentoksifilin, bozulmuş eritrosit deformabilitesini arttırır, eritrosit agregasyonunu azaltır, trombosit agregasyonunu azaltır, fibrinojen düzeylerini düşürür, lökositlerin endotele adezyonunu azaltır, lökosit aktivasyonu ve bunun neden olduğu endotel hasarım azaltır ve kan viskozitesini düşürür.
Dolayısıyla, pentoksifilin, kanın akışkanlığını arttırarak ve antitrombotik etkiler göstererek mikrodolaşım perfüzyonunu arttırır.
Pentoksifılinin yüksek dozlarda ya da hızlı infüzyonla uygulanması halinde, periferik direnç hafifçe azalabilir. Pentoksifilin kalp üzerinde hafif bir pozitif inotropik etki gösterir.
5.2 farmakokinetik özellikler
Emilim:
Pentoksifılinin oral uygulamadan sonra emilimi hızla ve hemen hemen tam olduğundan, intravenöz uygulamayı takiben tam emilim beklenir.
Dağılım:
Pentoksifilin uygulanmasını ve emilimini takiben, “ilk geçiş” metabolizmasına uğrar.
Biyotransformasyon:
Başlıca biyotransformasyon ürünü Metabolit V’dir. Aktif ana metabolit olan l-(5-hidroksiheksil)-3,7-dimetil-ksantin (metabolit I), geri dönüşlü biyokimyasal redoks dengesine sahip ana bileşiğin plazmadaki konsantrasyonunun iki katı olarak ölçülebilir. Bu nedenle, pentoksifilin ve metabolit I tek bir aktif birim olarak değerlendirilmelidir ve dolayısıyla ana bileşiğin yararlanımı anlamlı ölçüde daha yüksektir.
Pentoksifilin tamamen metabolize olur.
Eliminasyon:
întravenöz uygulamadan sonra pentoksifilinin eliminasyon yarılanma ömrü yaklaşık 1.6 saattir.
%90’ından fazlası konjuge olmayan suda çözünebilir polar metabolitler formunda böbrek yoluyla atıhr. Atılım neredeyse tamamen idrar ile olur. Esasen idrarda hiç ana bileşik bulunmaz. Ana bileşik ve metabolitlerinin plazma düzeylerinde büyük değişiklikler görülebilmesine rağmen, Metabolit V’nin idrardaki miktarı istikrarlı ve dozla orantılıdır. Uygulanan dozun %4’ünden azı feçesle atılır.
Böbrek Yetmezliği:
Ağır böbrek fonksiyon bozukluğu olan hastalarda metabolit atılımı gecikir.
Karaciğer Yetmezliği:
Karaciğer fonksiyon bozukluğu olan hastalarda pentoksifilinin eliminasyon yarılanma ömrü uzar ve mutlak biyoyararlanımı artar.
Yaşlı hastalar:
Yaşlı popülasyonda (60–68 yaş, n=6), daha genç popülasyona kıyasla (22–30 yaş, n=6) pentoksifilinin EAA’sı artar ve eliminasyon hızı azalır (Bkz. Bölüm 4.2, Geriyatrik popülasyon).
5.3 klinik öncesi güvenlilik verileri
Akut toksisite
Akut toksisite araştırmaları, LD50 değerlerinin farelerde intravenöz ve oral uygulamadan sonra sırasıyla 195 mg/kg vücut ağırlığı ve 1385 mg/kg vücut ağırlığı ve sıçanlarda intravenöz ve oral uygulamadan sonra sırasıyla 230 mg/kg vücut ağırlığı ve 1770 mg/kg vücut ağırlığı olduğunu göstermiştir. Bu, pentoksifilinin toksisitesinin düşük olduğunu göstermektedir.
Kronik toksisite
Kronik toksisite araştırmaları, 1 yıl süreyle sıçanlara günde 1000 mg/kg vücut ağırlığına varan dozda ve köpeklere günde 100 mg/kg vücut ağırlığına varan dozlarda pentoksifılin uygulanmasını takiben madde ile ilişkili herhangi bir organ hasarı olmadığını göstermiştir. Bir araştırmada, köpeklere bir yıl süreyle 320 mg/kg vücut ağırlığı ya da daha yüksek dozların uygulanmasını takiben, birkaç hayvanda testlerde koordinasyon eksikliği, dolaşım yetersizliği, kanamalar, pulmoner ödem ya da dev hücreler gözlenmiştir.
Mutajenite
Mutajenite testi (Ames testi, mikronükleus testi, UDS testi) mutajenik etkiye ilişkin herhangi bir bulgu ortaya çıkarmamıştır.
Karsinojenite
On sekiz ay süreyle 450 mg/kg vücut ağırlığına varan oral pentoksifılin dozları uygulanan farelerde, herhangi bir karsinojenik etki bulgusu saptanmamıştır.
On sekiz ay süreyle 450 mg/kg vücut ağırlığına varan oral pentoksifılin dozları uygulanan dişi sıçanlarda, benign meme fıbroadenomlarının sayısında bir artış olduğu gözlenmiştir. Bununla birlikle daha yaşlı sıçanlarda benign meme fibroadenomları çoğunlukla spontan olarak ortaya çıkmaktadır.
Üreme toksikolojisi
Çok yüksek dozların uygulandığı sıçanlarda, intrauterin ölüm sayısında bir artış olduğu gözlenmiştir. Bununla birlikte, fare, sıçan, tavşan ve köpeklerdeki üreme araştırmalarında teratojenite, embriyotoksisite ya da fertilite veya perinatal gelişim bozukluğuna ilişkin herhangi bir bulgu saptanmamıştır.
6. farmasöti̇k özelli̇kler
6.1. yardımcı maddelerin listesi
Sodyum monohidrojen fosfat
Potasyum dihidrojen fosfat
Sodyum Klorür
Enjeksiyonluk su
6.2. geçimsizlikler
Geçerli değil.
6.3. raf ömrü
36 aydır.
6.4. saklamaya yönelik özel tedbirler
25°C’nin altındaki oda sıcaklığında saklayınız.
6.5. ambalajın niteliği ve içeriği
5 ampul içeren kutularda sunulmaktadır.
6.6. Beşeri tıbbi üründe arta kalan maddelerin imhası ve diğer özel önlemler
Kullanılmamış ürünler yada artık materyaller “Tıbbi Atıkların Kontrolü Yönetmeliği” ve “Ambalaj ve Ambalaj Atıkları Kontrolü Yönetmeliği”’ne uygun olarak imha edilmelidir. Özel bir gereklilik yoktur.
7. ruhsat sahi̇bi̇
Santa Farma İlaç San. A.Ş.
Okmeydanı, Boruçiçeği Sok. No: 16
34382 Şişli-İSTANBUL
0212 220 64 00
0212 222 57 59
8. ruhsat numarasi(lari)
173/31
9. i̇lk ruhsat tari̇hi̇ / ruhsat yeni̇leme tari̇hi̇
İlk ruhsat tarihi: 12.04.1995
Ruhsat yenileme tarihi : 12.04.2010