KISA ÜRÜN BİLGİSİ - PROSTAVASIN 20 MCG I.A./I.V. INFÜZYON IÇIN KURU TOZ IÇEREN AMPUL
1. beşeri̇ tibbi̇ ürünün adi
PROSTAVASİN 20 mcg i.a. / i.v. infuzyon için kuru toz içeren ampul
2. kali̇tati̇f ve kanti̇tati̇f bi̇leşi̇m
Her bir ampuldeki 48,2 mg kuru toz, 20 pg alprostadil (alfadex ile 1:1 klatrat kompleksi olarak) içerir.
Yardımcı madde(ler):
Yardımcı maddeler için 6.1 ’e bakınız.
3. farmasöti̇k form
İnfuzyon çözeltisi için toz
Ampulün dibine yapışık beyaz renkli liyofılizat
4. kli̇ni̇k özelli̇kler
4.1 terapötik endikasyonlar
Vazodilatasyon prosedürünün mümkün olmadığı veya başarısız olduğu evre III ve evre IV kronik oklüziv hastalığın tedavisinde endikedir.
4.2 pozoloji ve uygulama şeklii̇ntravenöz infuzyon tedavisi:
Günümüz bilgileri ışığında, aksi tavsiye edilmedikçe, intravenöz PROSTAVASİN tedavisi için aşağıdaki doz çizelgesi önerilmektedir:
2 ampul PROSTAVASİN (40 pg alprostadil) içeriği, 50–250 mİ serum fizyolojik solüsyonu (%0.9 NaCl) içerisinde çözülür. Bu çözelti 2 saatte intravenöz infuzyon şeklinde verilir. Bu doz günde iki kez intravenöz olarak uygulanır.
Alternatif olarak, günde bir kez, 50–250 mİ serum fizyolojik solüsyonu (%0.9 NaCl) içerisinde çözülen 3 ampul PROSTAVASİN (60 pg alprostadil) 3 saatte intravenöz infuzyon şeklinde verilebilir.
Böbrek fonksiyon bozukluğu olan hastalarda (kreatinin değerinin >1,5 mg/dL olduğu böbrek yetmezliği) intravenöz tedaviye, günde iki kez, 2 saatte uygulanacak olan 1 ampul PROSTAVASİN (2 × 20 pg alprostadil) ile başlanmalıdır. Genel klinik duruma göre, doz; 2–3 1/12
gün içerisinde yukarıda belirtilen normal doza çıkarılabilir.
Böbrek yetmezliği olan hastalar ve kardiyak riskleri olan hastalarda infîizyon hacmi günlük 50–100 mİ ile sınırlandırılmalı ve infîizyon, infîizyon pompası ile yapılmalıdır (bkz. bölüm 4.4).
întra-arteriyel tedavi:
Günümüz bilgileri ışığında, intra-arteriyel PROSTAVASIN tedavisi için aşağıdaki doz çizelgesi önerilmektedir:
Bir ampul PROSTAVASIN (20 pg alprostadile eşdeğer) içeriği, 50 mİ serum fizyolojik solüsyonu (%0.9 NaCl) içerisinde çözülür.
Yanm ampul PROSTAVASIN (10 pg alprostadil) infîizyon pompasıyla 60–120 dakikada intra-arteriyel infîizyon şeklinde verilir. Gerektiğinde, özellikle nekroz varsa, tolere edildiği sürece doz, 1 ampule (20 pg alprostadil) çıkarılabilir. Genel doz günde bir infüzyondur.
Eğer intra-arteriyel infîizyon, tolerabilite ve hastalığın şiddetine bağlı olarak kalıcı kateterden veriliyorsa, dozun, dakikada 0,1–0,6 ng/kg (0,25 –1,5 ampul PROSTAVASIN ‘e eşdeğer) olacak şekilde, infîizyon pompasıyla 12 saatte verilmesi önerilir.
PROSTAVASIN ile üç haftalık tedavi sonrası infüzyona devam etmenin klinik fayda sağlayıp sağlamayacağına karar verilmelidir. Terapötik başan sağlanamadığında tedavi kesilmelidir. Toplam tedavi süresi 4 haftayı aşmamalıdır.
PROSTAVASÎN; intra-arteriyel ve intravenöz infîizyon şeklinde verilir, infîizyon çözeltisi uygulamadan hemen önce hazırlanmahdır.
Serum fizyolojik solüsyonu (%0.9 NaCl) ilave edilince toz hemen çözünür. Çözelti hazırlandığında, başlangıçta, hava kabarcıklarından dolayı hafif bulanık olabilir. Bu hava kabarcıkları kısa sürede kaybolur ve şeffaf bir çözelti oluşur.
Böbrek yetmezliği olan hastalar yakından izlenmelidir (bkz. bölüm 4.4).
Karaciğer yetmezliği olan hastalarda kullanılması kontendikedir (bkz. bölüm 4.3).
Alprostadilin pediyatrik yaş grubunda kullanılması tavsiye edilmez (bkz. bölüm 4.4).
Veri yoktur.
4.3 kontrendikasyonlar
PROSTAVASIN aşağıdaki durumlarda kullanılmamalıdır:
Alprostadil veya bölüm 6.1’de listelenen yardımcı maddelerden herhangi birine hassasiyeti olanlarda Aşağıda belirtilen kardiyak problemleri olan hastalarda> New York Kalp Demeği (NYHA) sınıflamasına göre sımf III ve IV kalp yetmezliği,
> yeterli tedavi edilmemiş kalp yetmezliği,
> hemodinamik olarak belirgin aritmi,
> yeterli tedavi edilmemiş kardiyak aritmi,
> mitral ve/veya aort kapağı stenozu ve/veya yetersizliği,
> kontrol altına alınamamış koroner kalp hastalığı,
> son 6 ay içerisinde geçirilmiş miyokard infarktüsü
Klinik veya radyolojik olarak akut/kronik pulmoner ödem şüphesi olan veya pulmoner ödem ya da akciğer infiltrasyonu hikayesi olan hastalarda Şiddetli kronik obstrüktif akciğer hastalığı (KOAH) veya pulmoner venooklüsif hastalığı olanlarda Akut hepatik yetmezlik bulgularına sahip (yükselmiş transaminazlar veya GGT) veya bilinen şiddetli hepatik yetmezliği olan hastalar da dahil olmak üzere bilinen karaciğer hastalığı olan hastalarda Böbrek disfonksiyonu (oligoanüri) olan hastalarda Akut erosif veya kanayan gastrik ve/veya duodenal ülseri olan ve çoklu yaralanması (politravma) olan hastalar gibi kanama eğilimi olan hastalarda Son 6 ay içerisinde serebrovasküler olay hikayesi olan hastalarda Şiddetli hipotansiyonu olan hastalarda Hamilelik süresi ve emzirme dönemi boyunca İnfüzyon tedeavisine karşı genel kontrendikasyonu olan kişilerde (konjestif kalp yetmezliği, pulmoner veya serebral ödem ve hiperhidrasyon gibi)4.4 Özel kullanım uyarılan ve önlemleri
PROSTAVASIN alan hastalar her doz boyunca yakından izlenmelidir. Özellikle; kalp yetmezliğine yaşla ilgili olarak eğilimi olan hastalar veya koroner kalp hastalığı olan hastalar PROSTAVASÎN ile tedavi boyunca ve tedavi sonrası bir gün hastaneye yatırılarak izlenmelidir. Sık sık, kan basıncı, kalp hızı ve sıvı dengesini de içeren kardiyovasküler fonksiyon kontrolleri yapılmalıdır. Gerektiğinde kilo kontrolleri, santral venöz basınç ölçümleri veya ekokardiyografık değerlendirme yapılmalıdır. Hiperhidrasyon semptomlarından kaçınmak için alprostadilin infüzyon volümü 50–100 mL/gün’ü aşmamah ve infüzyon süresi olarak da bölüm 4.2’de belirtilen infüzyon sürelerine kesinlikle uyulmalıdır. Hasta taburcu edilmeden önce stabil kardiyovasküler durum sağlanmalıdır.
Benzer izlem periferal ödemi olan hastalar için de gereklidir.
Renal bozukluğu (serum kreatinin >1.5 mg/dL veya GFR <90 mL/dk) olan hastalar yakından takip edilmelidir (örn: sıvı dengesi ve böbrek fonksiyon testleri).
Alprostadil sadece, periferal arteriyel tıkayıcı hastalığının tedavisinde deneyimli ve kardiyovasküler fonksiyonların izlenmesine aşina ve yeterli olanaklara sahip olan doktorlar tarafından uygulanmalıdır. Alprostadil bolus enjeksiyon (puşe) şeklinde uygulanmamalıdır. Eğer PROSTAVASÎN antihipertansif ajanlar, vazodilatörler ve koroner kalp hastalığının tedavisi için kullanılan ilaçlarla eş zamanlı olarak uygulanırsa yakın bir kardiyovasküler izlem yapılmalıdır (bkz. bölüm 4.5).
Alprostadilin pediyatrik yaş grubunda kullanılması tavsiye edilmez.
4.5 diğer tıbbi ürünler ile etkileşimler ve diğer etkileşim şekilleri
Alprostadil, beraber alınması sonrasında aşağıdaki ilaçların etkilerini arttırır:
Antihipertansif ajanlar Vazodilatörler (alprostadilin vazodilatör özellikleri olmasından dolayı aynı zamanda diğer vasodilatörleri de alan hastalarda dikkat edilmelidir) Koroner kalp hastalığı tedavisinde kullanılan ilaçlarPROSTAVASÎN ’in koagülasyonu geciktiren ürünlerle (antikoagülanlar, trombosit agregasyon inhibitörleri) aynı zamanda alınması, artmış bir kanama eğilimine yol açabilir. Alprostadil in-vitro olarak zayıf bir trombosit agregasyonu inhibitörü olduğundan, beraberinde antikoagülan alan hastalarda dikkatli olunmalıdır.
Alprostadil herhangi bir kan basıncı düşürücü ilacın (örn. antihipertansif ilaçlar, vazodilatör ilaçlar) etkisini artırabildiği için bu ilaçları alan hastalarda yakın kan basıncı takibi yapılmalıdır.
Veri bulunmamaktadır.
4.6 gebelik ve laktasyongebelik kategorisi: c
Alprostadil, hamile kalabilecek kadınlarda, hamilelerde ve emziren annelerde kullanılmamalıdır.
Alprostadil kullanan, çocuk doğurma potansiyeli bulunan kadınlar tedavi süresince etkili bir doğum kontrol yöntemi kullanmalıdır.
PROSTAVASİN ’in gebe kadınlarda kullanımına ilişkin yeterli veri mevcut değildir. Hayvanlar üzerinde yapılan çalışmalar, gebelik /ve-veya/ embriyonal/fetal gelişim /ve-veya/ doğum /ve-veya/ doğum sonrası gelişim üzerindeki etkiler bakımından yetersizdir (bkz. kısım 5.3). İnsanlara yönelik potansiyel risk bilinmemektedir. PROSTAVASİN gerekli olmadıkça gebelik döneminde kullanılmamalıdır. Yüksek dozlarda alprostadil uygulanmasının uterusun prematüre kasılmalarına sebep olduğu bilindiğinden ve muhtemelen düşüğe neden olabileceği için, hamilelik boyunca PROSTAVASİN uygulanması kesinlikle kontrendikedir.
Alprostadilin insan ya da hayvan sütü ile atılmasına ilişkin yeterli bilgi yoktur. Emzirme dönemindeki çocuk açısından bir risk olduğu göz ardı edilemez. PROSTAVASİN emziren anneler tarafindan kullanılmamalıdır.
Pre-klinik fertilite çalışmaları yapılmış ve alprostadilin önerilen klinik dozlarında fertilite üzerine bir etkisi beklenmemektedir.
Hayvanlarda yapılan üreme çalışmaları alprostadil veya alfadexin herhangi bir teratojenik etkisinin olmadığım ortaya koymuştur. Üreme veya yavruda doğum sonrası büyüme üzerine etkisi yoktur. İnsanlarda hamilelik ve laktasyon sırasında PROSTAVASİN kullanımının güvenirliliği 5/12
ile ilgili deneyim yoktur.
4.7 araç ve makine kullanımı üzerindeki etkiler
Alprostadilin sistolik kan basıncını düşürebileceğinden araç ve makine kullanma becerisi üzerine orta düzeyde bir etkisi olabilir. Hastalar bu ihtimal konusunda uyarılmalı ve eğer araç veya makine kullanacaksa dikkat etmesi gerektiği söylenmelidir.
4.8 i̇stenmeyen etkiler
İstenmeyen etkilerin açıklamasında aşağıdaki sıklık oranlan esas alınmıştır:
Çok yaygın (>1/10), yaygın (>1/100 – <1/10), yaygın olmayan (>1/1000 – <1/100), seyrek (>1/10.000 – <1/1000), çok seyrek (<1/10.000), bilinmiyor (mevcut verilerden tahmin edilemiyor).
Seyrek: Trombositopeni, lökopeni, lökositoz
Yaygın: Başağnsı, hastalıklı ekstiremitede duyu bozukluğu
Yaygın olmayan: Konfüzyonel durumlar
Seyrek: Serebral kaynaklı konvülsüyon
Bilinmiyor: Serebrovasküler olay
Yaygın olmayan: Kan basıncında düşme, taşikardi, anjina pektoris
Seyrek: Aritmi, tam bir kalp yetmezliğine yol açabilecek akut pulmoner ödemin oluştuğu kardiyak dekompansasyon
Bilinmiyor: Miyokard infarktüsü
Seyrek: Pulmoner ödem
Bilinmiyor: Dispne
Yaygın olmayan: İshal, bulantı, kusma
Seyrek: Karaciğer enzim anormallikleri
Yaygm olmayan: Karaciğer enzimlerinin yükselmesi (transaminazlar), yüksek ateş, CRP (C-reaktif protein)’de değişiklikler (tedavinin sona ermesinden sonra hızlı bir şekilde normale döner)
Yaygm: Kızarıklık, ödem, flushing
Çok yaygm: Ağn, intra-arteriyel uygulama sonrası infüzyon yapılan ekstremitede eritem ve ödem
Yaygm: İntravenöz uygulamada da benzer semptomlar, ilaveten infüzyon yapılan vende kızarıklık
Intra-arteriyel uygulama sonrası:
Sıcaklık hissi, şişme hissi, lokal ödem, parestezi
Yaygm olmayan: Aşın terleme, titreme, ateş
İntravenöz uygulama sonrası:
Sıcaklık hissi, şişme hissi, lokal ödem, parestezi
Bilinmiyor: Enjeksiyon bölgesinde flebit, kateter ucunun olduğu yerde tromboz, lokal kanama
Yaygm olmayan: Alleıjik reaksiyonlar (döküntü gibi cilt hipersensitivitesi, eklem rahatsızlığı, febril reaksiyonlar, terleme, titreme)
Çok seyrek: Anafılaktik veya anafılaktoid reaksiyonlar
Yaygm olmayan: Artiküler semptomlar
Çok seyrek: Dört haftadan fazla tedavi sonrası uzun tubüler kemiklerin geri dönüşümlü hiperostozu
Ruhsatlandırma sonrası şüpheli ilaç advers reaksiyonlarının raporlanması büyük önem taşımaktadır. Raporlama yapılması, ilacın yarar/risk dengesinin sürekli olarak izlenmesine olanak sağlar. Sağlık mesleği mensuplarının herhangi bir şüpheli advers reaksiyonu Türkiye Farmakovijilans Merkezi (TÜFAM)’ ne bildirmeleri gerekmektedir ( e-posta: ; tel: O 800 314 00 08; faks: 0 312 218 35 99).
4.9 doz aşımı ve tedavisi
PROSTAVASÎN ’ in yüksek dozda alımı durumunda vazodilatör etkisinden dolayı taşikardi ile birlikte kan basmcmda düşme meydana gelebilir.
Başka semptomlar da gözlenebilir: Soluklukla birlikte vazovagal senkop, terleme, bulantı ve kusma, miyokard iskemisi ve kalp yetmezliği.
İnfuzyon yapılan damar boyunca ağn, ödem ve kızarma gibi lokal semptomlar görülebilir.
Doz aşımı semptomları meydana gelirse, infüzyon hemen azaltılmalı ya da durdurulmalıdır. Hipotansiyon durumunda, hasta yatar duruma getirilmeli ve bacakları yüksekte tutulmalıdır. Eğer semptomlar devam ederse, kardiyak muayene/testler yapılmalıdır. Gerektiğinde sempatomimetik ajanlar kullanılabilir.
5. farmakoloji̇k özelli̇kler
5.1 farmakodinamik özellikler
Farmakoterapötik grup: Periferik vazodilatörler, prostaglandinler
ATC Kodu: C01EA 01
PROSTAVASİN’in etkin maddesi olan alprostadil, bir vazodilatördür ve arterleri ve prekapiller sfinkterleri gevşeterek kan akımım arttırır. Alprostadil mikrosirkülasyonu artırır. Alprostadil kanın reolojik özelliklerini artırır. Gönüllülerde ve hastalarda intravenöz infüzyonu sonrası alprostadilin eritrosit fleksibilitesini arttırdığı ve ex-vivo eritrosit agregasyonunu inhibe ettiği görülmüştür.
Alprostadil, in-vitro, hayvanlarda ve insanlarda platelet aktivasyonunun aktif bir inhibitörüdür. Inhibisyon, agregasyon-destekleyici tromboksan oluşumunun yamnda platelet şekil değişikliğini, agregasyonu, granül içeriğinin sekresyonunu kapsar. Hayvan deneylerinde, alprostadil, in-vivo trombus oluşumunu azaltmıştır.
Alprostadil, in-vitro düşük nanomolar konsantrasyonlarda, vasküler düz kas hücrelerinin (VSMC)
stimule proliferasyonunu inhibe eder, Terapötik dozlarda, alprostadil tavşanlarda VSMC’lerin deneysel olarak arttırılmış mitotik aktivitelerini zayıflatır ve insanlarda periferik damarlarda aktive olmuş VSMC’lerin sayılarını azaltır.
Bunun yanında alprostadil izole insan monositlerinde kolesterol sentezini konsantrasyona bağlı olarak inhibe eder. Alprostadilin tavşanlarda aterosklerotik lezyonlu vasküler duvarda, kolesterol alimim azalttığı, insan, domuz ve sıçanların karaciğerinde LDL-reseptör aktivitelerini arttırdığı gözlenmiştir.
Alprostadilin, glikoz ve oksijen serbestleşmesini ve iskemik dokularda kullanımım arttırarak hücresel metabolizmada iyileşme sağladığı görülmüştür.
Alprostadil toksik metabolitlerin sekresyonunu azaltarak nötrofıl aktivasyonunu in-vivo ve in-vitro inhibe eder. Bu şekilde inflamasyonla veya muhtemelen iskemi nedeniyle oluşan doku hasarının patolojisindeki tek anahtar mekanizma giderilmiş olur.
İnsanlarda terapötik uygulama, fıbrinolizisin stimülasyonuna ve endojen fibrinolizis parametrelerinin (plazminojen, plazmin, doku plazminojen aktivatör aktivitesi) artmasına sebep olur.
5.2 farmakokinetik özellikleri̇nfuzyon solüsyonu hazırlanınca alprostadil (pgeı) ve alfadex (a-siklodekstrin) kompleksi bileşenlerine ayrılır. i̇ki bileşenin farmakokinetikleri liyofılizattaki kompleksinkinden bağımsızdır.
Emilim:
PROSTAVASİN damar içine uygulanmaktadır.
Dağılım:
Alprostadil 60 pg/2 saat’lik intravenöz infuzyon sonrası, alprostadil plasebo fazımn (2,4 pg/mL) üzerinde, 6 pg/mL maksimum plazma konsantrasyonuna ulaşır. Eliminasyon yan ömrü; a-fazı için 0,2 dakika (tahmini değer) ve P-fazı için 8 dakikadır. Böylece kararlı durum konsantrasyonuna infuzyonun başlamasından hemen soma ulaşılır.
Biyotransformasyon ve Eliminasyon:
Alprostadil başlıca akciğerde metabolize olur (bir geçiş sırasında %80–90). Primer metabolitleri; 15-keto-PGEı, PGEo (13,14-dihidro-PGEı) ve 15-keto-PGEo oluşur ve bunlar da daha sonra başlıca Ş-oksidasyon ve Q-oksidasyonla ileri metabolize olur. Metabolitler; %88 idrar ve %12 feçes ile atılır. Eliminasyon 72 saatte tamamlanır. Primer metabolitlerden 15-keto-PGEo sadece 9/12
in-vitro akciğer homojenatlannda tespit edilebilir. Gönüllülerde alprostadil 60 pg/2 saat’lik uygulaması sonrası, PGEo; a-fazı için 2 dakika ve Ş-fazı için 33 dakika olan eliminasyon yan ömrü ile, plasebo fazımn (1.7 pg/mL) üzerinde, 11.8 pg/mL maksimum plazma konsantrasyonuna ulaşır. Tmax’a 119 dakika sonra ulaşılır. 15-keto-PGEo için karşılık gelen değerler: Cmax 151 pg/mL (plasebo 8 pg/mL), tı/2a yaklaşık 2 dakika, tı/2p 20 dakika ve Tmax 106 dakika.
Alprostadil plazmada %93 oranında makromoleküler bileşenlere bağlanır. Hayvan deneylerinde alfadexin eliminasyon yarı ömrü yaklaşık 7 dakikadır. Alfadex değişmeden böbreklerden atılır.
Doğrusallık/Doğrusal Olamayan Durum:
PGEı plazma konsantrasyonundaki artış, uygulanan dozla orantılıdır (infuzyon hızları: 30 pg/2 saat, 60 pg/2 saat, 120 pg/2 saat).
5.3 klinik öncesi güvenlilik verileri
Toksikoloji:
Akut toksisite:
Tek bir intravenöz veya intra-arteriyel bolus enjeksiyondan sonra, fare ve sıçanlarda yaklaşık LD5o (medyan letal doz) 20 mg alprostadil/kg’dır. Köpeklerdeki yaklaşık LD50 15 mg alprostadil/kg’dır. Bu sonuçlar geniş bir terapötik aralıktadır. Toksisitenin belirgin işaretleri bradipne, yüz kızarması ve diyaredir.
Kronik toksisite:
Çalışmalar, 6 ay boyunca sıçanlarda ve köpeklerde yürütülmüştür (intra-arteriyel, intravenöz ve/veya intraperitoneal uygulama).
Sıçanlara 90 gün boyunca her gün i.v. bolus enjeksiyon, günlük alprostadil dozu referans alındığında, 60 pg/kg’nin altında, “en düşük toksik doz” (sistemik) ile sonuçlanmıştır. Altı ay boyunca günde bir defa intraperitoneal uygulama sonrası, toksik belirtilerin görülmediği doz, 50 ile 100 pg alprostadil günlük doz aralığıdır.
Yüksek toksik doz seviyelerinde (öm: günlük alprostadil dozu referans alındığında, 6000 pg/kg) etkilenen organlar testisler ve böbreklerdir.
Köpeklerde, 30 gün süreyle, günde 6 saatlik intra-arteriyel infuzyon sonrası, toksik belirtilerin görülmediği doz, 3.6 ile 36 pg alprostadil/kg/gün arasındadır.
Köpeklerde, 6 ay süreyle, günde 2 saatlik intravenöz infüzyon sonrası, toksik belirtilerin görülmediği doz, 15 ile 45 pg alprostadil/kg/gün arasındadır.
Günde 45 pg/kg ve üzeri dozların testisler üzerindeki etkiler (sıklıkla fokal atrofı) dışlanamaz.
Bu ilacın talimatlara uygun kullanımı; geniş bir terapötik aralık sağlar ve testisler üzerindeki etkileri olası değildir.
Mutajenite ve Karsinojenite:
Yeterli mutajenite çalışmaları, alprostadil veya alfadexin mutajenik etkilerinin olmadığım ortaya koymuştur. Kronik toksisite ve mutajenite çalışmalarının sonuçlarına dayanarak ve terapötik kullanım süresi dikkate alındığında, ihtiyaç duyulmadığından spesifik karsinojenite çalışmaları yapılmamıştır.
6. farmasöti̇k özelli̇kler
6.1 yardımcı maddelerin listesi
Alfadex, Susuz laktoz
6.2 geçimsizlikler
Isı, nem ve ışığa maruziyet sonrası 11. pozisyondaki OH grubunun ayrılmasıyla prostaglandin Aı oluşabilir.
6.3 raf ömrü
48 ay
6.4 Saklamaya yönelik özel uyanlar
25°C’nin altındaki oda sıcaklığında saklayınız.
infüzyon çözeltileri kullanımdan hemen önce taze olarak hazırlanmahdır.
Mikrobiyolojik açıdan ürün hemen kullanılmalıdır. Hemen kullanılmayacaksa, serum fizyolojik solüsyonu (%0.9 NaCl) ile çözüldükten sonra kullanılacağı zamana kadar, saklama süresi ve saklama koşullan kullanıcının sorumluluğundadır ve bu süre normalde 2–8 °C arasında 24 saatten uzun olmamalıdır.
6.5 Ambalajin niteliği ve içeriği
15 ampullük ve 30 ampullük ambalajlarda, renksiz 5 mİ cam ampulde (Tip I cam), infüzyon çözeltisi için 48,2 mg toz.
Ampul, dibinde yaklaşık 3 mm kalınlığında kompakt bir tabaka oluşturacak şekilde beyaz toz içerir. Bu tabakada bazen çatlaklar görülebilir ve tabaka bazen hafifçe parçalanabilir. Ampul zarar görürse normalde kuru olan içerik nemlenir ve yapışkan hale gelir ve hacim kaybı olur. Bu durumda, zarar görmüş ampulü kullanmayın.
6.6 beşeri tıbbi üründen arta kalan maddelerin imhası ve diğer özel önlemler
Kullanılmamış olan ürünler ya da atık materyaller ‘Tıbbi Atıkların Kontrolü Yönetmeliği’ ve ‘Ambalaj ve Ambalaj Atıklarının Kontrolü Yönetmelikleri’ne uygun olarak imha edilmelidir.
7. ruhsat sahi̇bi̇
8. RUHSAT NUMARASI
9. İLK RUHSAT TARİHİ/RUHSAT YENİLEME TARİHİ
İlk ruhsat tarihi: 26.09.2014
Son yenileme tarihi: