KISA ÜRÜN BİLGİSİ - D-COLEFOR 20.000 I.U. YUMUşAK KAPSüL
1. beşeri̇ tibbi̇ ürünün adi
D-COLEFOR 20.000 I.U. yumuşak kapsül
2. kali̇tati̇f ve kanti̇tati̇f bi̇leşi̇m
Etkin madde:
Her bir yumuşak kapsül 20.000 I.U. Kolekalsiferol (500 mcg Vitamin D3) (koyun yününden elde edilen) içerir.
Yardımcı madde(ler):
Her bir yumuşak kapsül 7.65 mg Sorbitol (E 420) içerir.
Yardımcı maddeler için 6.1'e bakınız.
3. farmasöti̇k form
Şeffaf, açık sarıya yakın renkte oval yumuşak kapsül
4. kli̇ni̇k özelli̇kler
4.1. terapötik endikasyonlar
D-COLEFOR;
– D vitamini eksikliği tedavisinde, idamesinde ve profilaksisinde endikedir.
4.2. pozoloji ve uygulama şekli
Pozoloji/uygulama sıklığı ve süresi:
Her yumuşak kapsül 20.000 I.U. (500 mcg) Vitamin D3 içerir.
12 yaşın altındaki çocuklarda ve bebeklerde kullanılmamalıdır.
Pediatrik pozoloji:
11–18 yaş için D vitamini eksikliğinin önlenmesinde ve idame tedavisinde: Günlük 400–800 I.U. doza eşdeğer şekilde ayda 1 adet D-COLEFOR 20.000 I.U. yumuşak kapsül doktorun önerdiği şekilde kullanılmalıdır.
11–18 yaş için D vitamini eksikliği tedavisinde: Günlük 3000–5000 I.U. doza eşdeğer şekilde haftada 1–2 adet D-COLEFOR 20.000 I.U. yumuşak kapsül doktorun önerdiği şekilde kullanılmalıdır.
Erişkin pozoloji:
D vitamini eksikliğinin önlenmesinde ve idame tedavisinde: Günlük 600–1500 I.U. doza eşdeğer şekilde ayda 1–2 adet D-COLEFOR 20.000 I.U. yumuşak kapsül doktorun önerdiği şekilde kullanılmalıdır.
D vitamini eksikliğinin tedavisi: Günlük 7000–10000 I.U. doza eşdeğer şekilde 2 günde 1 adet D-COLEFOR 20.000 I.U. yumuşak kapsül doktorun önerdiği şekilde kullanılmalıdır. Hedef
seviyeye ulaşıldığının teyit edilmesi için devam tedavisine başlandıktan yaklaşık üç ila dört ay sonra takip niteliğinde 25(OH)D ölçümleri yapılmalıdır.
İlacın nasıl kullanılacağına doktorunuz karar verecektir. Doktorunuzun tavsiyesine göre kullanınız.
Yaş Grubu | Profilaksi/İdame Önerilen Doz | D Vitamini Eksikliği Tedavi Dozu | İdame Tedavide ve Riskli Grupların Profilaksisi İçin Tolere Edilebilen En Yüksek Doz | |
Günlük tedavi ** | Haftalık uygulama | |||
Yeni doğan | 400lU/gün (10 ug/gün) | 1000lU/gün (25 ug/gün) | YOK | 1000lU/gün (25 ug/gün) |
1 ay- 1 yaş | 400lU/gün (10 ug/gün) | 2000–3000lU/gün (50–75 ug/gün) | YOK | 1500lU/gün (37.5 ug/gün) |
1–10 yaş | 400–800* lU/gün (10–20 ug/gün) | 3000–5000 lU/gün (75–125 ug/gün) | YOK | 2000lU/gün (50 ug/gün) |
11–18 yaş | 400–800* lU/gün (10–20 ug/gün) | 3000–5000 lU/gün (75–125 ug/gün) | YOK | 4000lU/gün (100 ug/gün) |
18 yaş üstü erişkinler | 600–1500 lU/gün (15–37.5 ug/gün) | 7000–10.000 lU/gün (175–250 ug/gün) | 50.000 lU/hafta (1250 ug/hafta)*** | 4000lU/gün (100 ug/gün) |
* Gerektiğinde 1000 IU‘ye kadar çıkılabilir.
* * 6–8 haftaya kadar kullanılabilir.
* ** Günlük yerine haftalık doz uygulanmak istenirse 50.000 IU tek seferde haftalık doz olarak 6–8 haftaya kadar kullanılabilir. Tek seferde 50.000 IU’den fazla D vitamini kullanılması önerilmez.
D vitamini içeren ilaçların gebelikte profilaksi amacıyla kullanımında maksimum doz 1000 IU/gün’ü geçmemelidir.
Uygulama şekli:
D-COLEFOR su ile birlikte bütün olarak oral yoldan alınmalıdır.
Hastaların D-COLEFOR’u yemekler ile beraber almaları tavsiye edilir (bakınız 5.2 Farmasötik özellikler- “Absorpsiyon”).
Özel popülasyonlara ilişkin ek bilgiler:
Belirli popülasyonlarda D vitamini eksikliği riski daha yüksektir. Daha yüksek dozlara ve serum 25(OH)D gözetimine gereksinim duyulabilir:
Bakım evinde kalan ya da hastanede yatan kişiler Koyu tenli kişiler Koruyucu giysi ya da sürekli güneş kremi kullanımı nedeniyle sınırlı etkili güneşışığına maruz kalan kişiler
Obez kişiler Osteoporoz değerlendirmesi yapılan hastalar Belirli ilaç tedavilerinin bir arada alınması (ör: antikonvülsan ilaçlar,glukokortikoidler)
İltihabi bağırsak hastalığı ve çölyak hastalığı dahil olmak üzere malabsorbsiyon sorunuolan kişiler
D-COLEFOR, boğulma riski nedeniyle 12 yaşın altındaki çocuklara verilmemelidir.
Karaciğer yetmezliği:
Veri yoktur.
Böbrek yetmezliği:
D vitamini içeriğinden dolayı böbrek yetmezliği olanlarda kalsiyum ile birlikte kullanılmamalıdır.
Pediyatrik popülasyon:
Pozoloji/uygulama sıklığı ve süresi bölümünde belirtildiği şekilde uygulanır.
Geriyatrik popülasyon:
Veri yoktur.
4.3. kontrendikasyonlar
Kolekalsiferol ya da D-COLEFOR’un diğer yardımcı maddelerine aşırı duyarlılık Hiperkalsemi ve/ya da hiperkalsiüri Nefrolitiyazis ya da kalsiyum içeren böbrek taşı üretme eğilimi bulunan hastalar Ciddi böbrek yetmezliği D-COLEFOR, yumuşak kapsülleri yutma yeteneğinin olmaması ve/ya da boğulma riski potansiyeli nedeniyle 12 yaşın altındaki çocuklarda kullanılmamalıdır. D hipervitaminozu
4.4. özel kullanım uyarıları ve önlemleri
4.4. özel kullanım uyarıları ve önlemleriD vitamini böbrek fonksiyonlarında sorun olan hastalarda dikkatli bir şekilde kullanılmalıdır, kalsiyum ve fosfat seviyelerine etkisi gözetim altında tutulmalıdır. Yumuşak doku kireçlenmesi riski dikkate alınmalıdır.
Ciddi böbrek yetmezliği olan hastalarda, vitamin D’nin formu olan kolekalsiferol normalde metobolize edilemediğinden vitamin D’nin başka formları kullanılmalıdır.
Kardiyovasküler hastalık tedavisi gören hastalarda dikkatli olunması gerekir (bkz. kısım 4.5 Diğer tıbbi ürünler ile etkileşimler ve diğer etkileşim şekilleri – digitalis dahil olmak üzere kardiyak glikositleri).
D-COLEFOR, sarkoidoz hastalarında D vitaminin aktif formuna metabolize olma olasılığındaki artış nedeniyle dikkatli bir şekilde reçete edilmelidir. Bu hastaların serum ve idrar kalsiyum seviyeleri gözetim altında tutulmalıdır.
Halihazırda D vitamini içeren tedaviler, D vitamini ile zenginleştirilmiş gıdalar, D vitamini kullanılarak zenginleştirilmiş süt kullanılan durumlar ve hastanın güneşe maruz kalma seviyesi ile ilişkili durumlarda toplam D vitamini dozu göz önünde bulundurulmalıdır.
D vitamini takviyesi ve böbrek taşları arasındaki nedensellik ilişkisine yönelik hiçbir kesin kanıt bulunmamaktadır, ancak, bir arada uygulanan kalsiyum takviyesi bağlamında risk bulunması açıklanabilir bir durumdur. İlave kalsiyum takviyesine yönelik ihtiyaç her bir hasta için ayrı şekilde değerlendirilmelidir. Kalsiyum takviyeleri tıbbi denetim altında verilmelidir.
Yüksek dozda D vitamininin (senelik tek 500,000 IU kapsül) oral yoldan uygulanmasının yaşlı deneklerde kırık riskini, ilk 3 ay içerisinde arttırdığı rapor edilmiştir.
D vitamini tedavisi daha önce tanısı konulmamış primer hiperparatiroidin ortaya çıkmasına engel olabilir. Yükleme rejiminin tamamlanmasından 1 ay sonra ya da D vitamini takviyesine başlandıktan sonra baskılanmış primer hiperparatiroitin ortaya çıkması halinde ayarlanmış serum kalsiyumu seviyeleri kontrol edilmelidir.
Ayrıca, bu tedavi rejimi söz konusu olduğunda belirli grupların hiperkalsemi riski artabilmektedir ve bu kişilerin ayarlanmış serum kalsiyumu seviyeleri ölçülerek gözlem altında tutulması gerekir.
D-COLEFOR, kapsülleri yutma yeteneğinin olmaması ve/ya da boğulma riski potansiyeli nedeniyle 12 yaşın altındaki çocuklarda kullanılmamalıdır.
İçeriğindeki sorbitol nedeniyle, nadir kalıtımsal fruktoz intolerans problemi olan hastaların bu ilacı kullanmamaları gerekir.
D vitamini içeren ilaçların gebelikte rutin kullanımı önerilmemekle birlikte, gerektiğinde hekim kontrolünde kullanılmalıdır.
D vitamini içeren ilaçların gebelikte profilaksi amacıyla kullanımında maksimum doz 1000 IU/gün’ü geçmemelidir.
İdame tedavide ve riskli grupların profilaksisi için tolere edilebilen en yüksek doz (bkz. 4.2. Pozoloji ve uygulama şekli):
1 ay-1 yaş: 1500 lU/gün (37.5 ııg/gün)
1-10 yaş: 2000 lU/gün (50 ııg/gün)
11-18 yaş: 4000 lU/gün (100 ııg/gün)
18 yaş üstü erişkinler: 4000 lU/gün (100 ııg/gün)
4.5. diğer tıbbi ürünler ile etkileşimler ve diğer etkileşim şekilleri
Antikonvülsanların (fenitoin gibi) ya da barbitüratların (ve hepatik enzimleri indükleyen diğer ilaçlar) birlikte kullanılması metabolik inaktivasyon aracılığıyla D3 vitamininin etkisinin azalmasına neden olabilir.
Kalsiyumun üriner olarak elimine edilmesini azaltan tiyazid diüretikler ile tedavi söz konusu olduğunda serum kalsiyumu konsantrasyonunun gözlem altında tutulması tavsiye edilir.
Glukokortikoidlerin beraber kullanılması D vitamininin etkisini azaltabilir.
Kardiyak glikozidleri ile tedavi gören hastalar yüksek kalsiyum seviyelerine duyarlı olabilirler. Bu hastalarda elektrokardiyografik (ECG) parametreleri ve kalsiyum seviyeleri izlenmelidir. Eğer idrardaki kalsiyum içeriği 7.5 mmol/24 saat (300 mg/24 saat)’i aşarsa, doz azaltılması önerilir.
Kolestramin, kolestipol hidroklorür, orlistat gibi iyon değiştirme reçinesi ya da parafin yağı gibi laksatif ile eşzamanlı tedavi yapılması D vitamininin gastrointestinal absorpsiyonunu azaltabilir.
Rifampisin, hepatik enzim indüksiyonundan dolayı kolekalsiferolün etkinliğini azaltabilir.
İzoniazid, kolekalsiferolün metabolik aktivasyonunu inhibe ettiğinden dolayı kolekalsiferolün etkinliğini azaltabilir.
Fosfat infüzyonu, metastatik kalsifikasyon tehlikesinden dolayı D vitamini hipervitaminozdan kaynaklı hiperkalsemiyi azaltmak için kullanılmamalıdır.
Sitotoksik ajan aktinomisin ve imidazol antifungal ajanları 25-hidrovitamin D'nin 25-hidroksivitamin D-1-hidroksilaz adlı böbrek enzimi tarafından 1.25-dihidroksivitamin D'ye dönüştürülmesini inhibite ederek D vitamininin aktivitesine müdahale eder.
Özel popülasyonlara ilişkin ek bilgiler:
Etkileşim çalışması bulunmamaktadır.
Pediyatrik popülasyon:
Etkileşim çalışması bulunmamaktadır.
4.6. gebelik ve laktasyon
Gebelik ve emzirmede yüksek güçlü formülasyonun kullanılması tavsiye edilmez ve düşük güçlü formülasyon kullanılmalıdır.
Genel tavsiye
Gebelik kategorisi C.
Çocuk doğurma potansiyeli bulunan kadınlar/Doğum kontrolü (Kontrasepsiyon)
Doğum kontrolü ile ilgili veri yoktur.
Gebelik dönemi
D-COLEFOR’un gebe kadınlarda kullanımına ilişkin yeterli veri mevcut değildir. Hayvanlar üzerinde yapılan araştırmalar üreme toksisitesinin bulunduğunu göstermiştir (bkz. kısım 5.3). İnsanlara yönelik potansiyel riski bilinmemektedir. D vitamini içeren ilaçların gebelikte profilaksi amacıyla kullanımında maksimum doz 1000 IU/gün’ü geçmemelidir. Gebe kadınlar için tavsiye edilen günlük alım 400 IU iken D vitamini eksikliğine sahip olduğu değerlendirilen kadınlarda daha yüksek bir doza ihtiyaç duyulabilir. Kadınların D vitamini ihtiyacı; tedaviye verdikleri cevap, hastalıklarının seviyesi ve anne sütünde bulunan metabolitlere göre değişebileceği için gebelik sırasında pratisyen hekimin tavsiyelerine uymalıdır.
D vitamini içeren ilaçların gebelikte rutin kullanımı önerilmemekle birlikte, gerektiğinde hekim kontrolünde kullanılmalıdır. Gebelikte kesinlikle gerekli olmadıkça kullanılmamalıdır.
İnsan tecrübelerine ve hayvan deneylerine dayanılarak, gebelikte vitamin D doz aşımı hiperkalsemiden dolayı fiziksel ve mental bozukluğa, doğumsal kalp ve göz sorunlarına sebep olur.
Laktasyon dönemi
Hasta emzirme dönemindeyken, gerektiği durumlarda D vitamini reçetesi verilebilir. Bu takviye, yeni doğana D vitamininin tatbik edilmesinin yerine geçmez.
Bebeklerde, emziren anneden kaynaklanan doz aşımı gözlemlenmemiştir, ancak, meme emen bir çocuğa ilave D vitamini reçetesi yazan pratisyen hekimin anneye verilen herhangi bir ilave D vitamini dozunu dikkate alması gerekir.
Üreme yeteneği / Fertilite
Doğurganlık üzerindeki etkilerine ilişkin hiçbir veri mevcut değildir.
4.7. araç ve makine kullanımı üzerindeki etkiler
Bilinen bir etkisi yoktur. Ancak, bu yetenek üzerinde herhangi bir etki sahibi olması mümkün görünmemektedir.
4.8. i̇stenmeyen etkiler
İstenmeyen etkiler sistem-organ sınıfına göre şu esaslar kullanılarak sıralandırılmaktadır: Çok yaygın (> 1/10); yaygın (> 1/100– < 1/10); yaygın olmayan (> 1/1.000 – < 1/100); seyrek (> 1/10.000 – < 1/1.000); çok seyrek (< 1/10.000), bilinmiyor (mevcut veriden tahmin
edilemiyor).
Metabolizma ve beslenme hastalıkları
Yaygın olmayan: Hiperkalsemi ve hiperkalsiüri
Deri ve derialtı hastalıkları
Seyrek: Kaşıntı, döküntü ve ürtiker.
Şüpheli advers reaksiyonların raporlanması
Ruhsatlandırma sonrası şüpheli ilaç advers reaksiyonlarının raporlanması büyük önem taşımaktadır. Raporlama yapılması, ilacın yarar / risk dengesinin sürekli olarak izlenmesine olanak sağlar. Sağlık mesleği mensuplarının herhangi bir şüpheli advers reaksiyonu Türkiye Farmakovijilans Merkezi (TÜFAM)’ne bildirmeleri gerekmektedir e-posta: tel: 0 800 314 00 08; faks: 0312 218 35 99).
4.9. doz aşımı ve tedavisi
D-COLEFOR’un akut veya kronik doz aşımı, idrar ve serumdaki kalsiyum konsantrasyonunu arttırarak hiperkalsemiye sebep olabilir. Hiperkalseminin semptomları çok spesifik değildir ve ilk evredelerde sıklıkla bulantı, kusma, diyare ile daha sonra konstipasyon, anoreksiya, yorgunluk, başağrısı, kas ve eklem ağrısı, kas güçsüzlüğü, polidipsi, böbrek taşlarının poliüri oluşturması, nefrokalsinoz, böbrek yetmezliği, yumuşak dokunun kalsifikasyonu, ECG ölçülerinde değişiklikler, aritmi ve pankreatit ile seyreder. Seyrek ve izole vakalarda hiperkalseminin ölümcül olduğu raporlanmıştır.
Tedavi
Vitamin D zehirlenmesine bağlı hiperkalseminin normale dönmesi birkaç hafta sürmektedir. Hiperkalsemi tedavisi için önerilen, takviye edici gıda ve besinler ile vitamin D alımından ve güneş ışığından kaçınmaktır. Düşük kalsiyumlu veya kalsiyumsuz diyet uygulanabilir.
Yeterli diürezi sağlamak için rehidrasyon ve furosemid gibi diüretikler ile tedavi uygulanabilir. İlave tedavi için ise kalsitonin veya kortikosteroidler uygulanabilir. Hipervitaminoz D’nin sebep olduğu hiperkalsemiyi düşürmek için, metastatik kalsifikasyon tehlikesinden dolayı fosfat infüzyonu verilmemelidir.
5. farmakoloji̇k özelli̇kler
5.1. farmakodinamik özellikler
Farmakoterapötik grup: Vitamin D ve analogları
ATC kodu: A11CC05
Kolekalsiferol, güneş ışığının etkisiyle deride üretilir. Kolekalsiferol, biyolojik olarak aktif formunda bağırsağın kalsiyum absorpsiyonunu, kalsiyumun osteoide inkorporasyonunu ve kemik dokusundan kalsiyum salınımını uyarır. İnce bağırsakta hızlı ve gecikmeli kalsiyum tutulumunu arttırır. Fosfatın pasif ve aktif şekilde taşınması da uyarılır.
Böbrekte kalsiyumun ve fosfatın atılımını tübüler rezorpsiyonu geliştirerek inhibe eder. Kolekalsiferolün biyolojik olarak aktif formu, paratiroidlerde paratiroid hormonunun (PTH) üretimi doğrudan inhibe eder. Biyolojik olarak aktif kolekalsiferolün etkisi ile ince bağırsakta artan kalsiyum alımı tarafından PTH salgılanması inhibe edilir.
5.2. farmakokinetik özellikler
D vitamininin farmakokinetik özellikleri iyi düzeyde bilinmektedir.
Genel özellikler
Emilim: D vitamini safra varlığı söz konusu olduğunda gastrointestinal kanaldan iyi şekilde absorbe edilir, yani, günün ana öğünü ile birlikte tatbik edilmesi durumunda D vitamininin absorpsiyonu kolaylaştırılır.
Dağılım: K olekasiferol’un tek doz oral oral kullanımından yaklaşık 7 gün sonra, primer depolanma formundaki maksimum serum konsantrasyonuna ulaşır. Metabolitler kanda belirli bir a – globine bağlı şekilde dolaşım yapar.
Biyotransformasyon: Karaciğerde hidroksilatlaşarak 25-hidroksi-kolekalsiferol oluşturur ve aktif metabolit 1, 25-dihydroksi-kolekalciferol (kalsitriol) oluşturmak üzere böbrekte daha ileri bir hidroksilasyona girer.
Eliminasyon: D vitamini ve metabolitleri temel olarak safra ve gaita yoluyla vücuttan atılırlar. Doğrusallık/Doğrusal olmayan durum: H erhangi bir çalışma bulunmamaktadır.
Hastalardaki karakteristik özellikler
Sağlıklı gönüllülerle kıyaslanacak olduğunda böbrek yetmezliği bulunan deneklerde %57 oranında daha düşük bir metabolik klirens değeri rapor edilmiştir.
D vitamini absorpsiyonunda azalma ve eliminasyonunda artış, malabsorpsiyon sorunu olan deneklerde meydana gelir.
Obez denekler güneşe maruz kalma yoluyla D vitamini seviyelerini sürdürme konusunda daha yetersiz kalmaktayken eksikliğin giderilmesi için daha büyük D vitamini oral dozlarına ihtiyaç duyarlar.
5.3. klinik öncesi güvenlilik verileri
Çeşitli hayvan türleri üzerinde gerçekleştirilen preklinik çalışmalar insanlardaki teröpatik kullanım için gerekli olandan çok daha yüksek dozların hayvanlarda toksik etkiye neden olduğunu sergilemiştir.
Kolekalsiferol, insan dozundan daha yüksek seviye dozlardaki doz aşımında; sıçanlarda, farelerde ve tavşanlarda şekil bozukluğuna sebep olmuştur. Bu şekil bozuklukları, iskelet sorunları, mikrosefali ve kardiyak bozukluklardır.
Tekrarlanan dozlardaki toksisite çalışmalarında, en yaygın şekilde rapor edilen etkiler kalsiüri artışı ve fosfatüri ve proteinüri azalması olarak rapor edilmiştir.
Yüksek dozlarda hiperkalsemi rapor edilmiştir. Uzun süreli bir hiperkalsemi durumunda histolojik değişiklikler (kireçlenme) daha sıklıkla böbrekler, kalp, aort, testisler, timüs ve bağırsak mukozası yoluyla gerçekleşmektedir.
Kolekalsiferolün, hayvanlardaki yüksek dozlarda teratojenik olduğu görülmektedir.
Kolekalsiferol, teröpatik olarak kullanılanlara eşdeğer olan dozlarda hiçbir teratojenik aktiviteye sahip değildir.
Kolekalsiferol hiçbir potansiyel mutajenik ya da karsinojenik aktiviteye sahip değildir.
6. farmasöti̇k özelli̇kler
6.1. yardımcı maddelerin listesi
Ayçiçek yağı
E vitamini
Yenilebilir Jelatin (Sığır jelatini)
Saf su
Gliserol
Sorbitol
6.2. geçimsizlikler
Geçerli değildir.
6.3. raf ömrü
24 ay
6.4. saklamaya yönelik özel tedbirler
25°C’nin altındaki oda sıcaklığında, ambalajında saklayınız.
6.5. ambalajın niteliği ve içeriği
Al/Beyaz PVC blister, 7, 12, 14 veya 24 yumuşak kapsül olarak, karton kutuda kullanma talimatı ile birlikte sunulur.
6.6. beşeri tıbbi üründen arta kalan maddelerin imhası ve diğer özel önlemler
Özel bir gereklilik yoktur.
Kullanılmamış olan ürünler ya da atık materyaller „Tıbbi ürünlerin kontrolü yönetmeliği“ ve "Ambalaj ve Ambalaj atıklarının kontrolü yönetmelikleri"ne uygun olarak imha edilmelidir.
7. ruhsat sahi̇bi̇
Vefa İlaç San. ve Tic. A.Ş.
Beylikdüzü OSB Mah. 2. Cadde No:3/2
Beylikdüzü/İstanbul
Tel: +90 212 438 70 85
Faks: +90 212 438 70 87
8. ruhsat numarasi
2018/326